14.05.09 14 MAYIS ECZACILIK GÜNÜ KUTLAMA MESAJLARI
-ECZACILIK GÜNÜ...
-TBMM BAŞKANI TOPTAN:
-''ECZACILIK, SAĞLIK ALANINDA TAŞIDIĞI HAYATİ ÖNEMİN YANI SIRA EKONOMİMİZİN DE EN ÖNEMLİ SEKTÖRLERİNDEN BİRİ DURUMUNDADIR''
ANKARA (A.A) - 14.05.2009 - TBMM Başkanı Köksal Toptan, eczacılığın, sağlık alanında taşıdığı hayati önemin yanı sıra, ekonominin de en önemli sektörlerden biri durumunda olduğunu belirtti.
Toptan, Eczacılık Günü nedeniyle yayımladığı mesajda, insan sağlığı açısından vazgeçilmez öneme sahip olan eczacılık sektörünün, toplumsal sorumluluğu yüksek mesleklerin başında geldiğini ifade etti.
Tedavi için ihtiyaç duyulan ilaç ve tıbbı malzemeleri insanlara ulaştıran eczacıların, büyük bir duyarlılıkla gece gündüz hastaların ihtiyaçlarını karşılamak için fedakarca görev yaptığını kaydeden Toptan, mesajında şu ifadelere yer verdi:
''Eczacılık, sağlık alanında taşıdığı hayati önemin yanı sıra ekonomimizin de en önemli sektörlerinden biri durumundadır. Devlet ile sektör arasındaki iş birliğinin geliştirilmesi, eczacılarımızın yaşadığı sorunlarının çözümüne katkı sağlayacak, sağlık alanında evrensel standartların yakalanmasına yardımcı olacaktır.
Bu duygu ve düşüncelerle, vatandaşımızın sağlık sorunlarına büyük bir duyarlılıkla yardımcı olmak için çalışan eczacılarımızın 'Eczacılık Günü'nü kutluyorum''
-ECZACILIK GÜNÜ
-EGE ÜNİVERSİTESİ ECZACILIK FAKÜLTESİ DEKANI PROF. DR. PABUÇÇUOĞLU:
-''TÜRKİYE'DE 12 ECZACILIK FAKÜLTESİNDEN HER YIL YAKLAŞIK BİN ÖĞRENCİ MEZUN OLUYOR''
-İLAÇ ENDÜSTRİSİ İŞVERENLER SENDİKASI YÖNETİM KURULU BAŞKANI BARUT:
''SEKTÖR OLASI GELİŞMELERE GEBE GÖZÜKÜYOR''
İZMİR (A.A) - 14.05.2009 - Ege Üniversitesi (EÜ) Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Varol Pabuççuoğlu, Türkiye'de 12 Eczacılık Fakültesi bulunduğunu, bu fakültelerden her yıl yaklaşık bin öğrencinin mezun olduğunu söyledi.
Eczacılık mesleğinin akademik kuruluşunun 170. yılı dolayısıyla EÜ Eczacılık Fakültesinde düzenlenen törende konuşan Prof. Dr. Pabuççuoğlu, bilim ve teknolojideki gelişmelerin mesleğin uygulama koşullarını ve hizmet şeklini değiştirdiğini belirtti.
Eczacılık eğitiminin 5 yıla çıkarılmasının bunun bir sonucu olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Pabuççuoğlu, ''Türkiye sağlık alanında ciddi bir yasal dönüşümden geçiyor. Bu çerçevede eczanelere büyük görev düşüyor. Eczanelerin hizmet tanımının doğru yapılması önem taşıyor'' dedi.
Ege Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Azmi Telefoncu da törene katılanların ''Eczacılık Günü''nü kutladı.
İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası Yönetim Kurulu Başkanı Nezih Barut ise ''Eczacıların Sorunları ve Eczacılığın Geleceği'' başlıklı bir konferans verdi.
Ekonomik krizin tüm sektörleri olduğu gibi eczacılık sektörünü de olumsuz etkilediğini ifade eden Barut, ''Sektör, olası gelişmelere gebe gözüküyor. Global krizin etkilerinin kontrol edilebilir olmasını diliyoruz. Bu konuda her türlü desteği vermeye hazırız'' diye konuştu.
Eczanelerin genellikle büyük illerde açıldığını vurgulayan Barut, şöyle devam etti:
''Mezun olan eczacıların yüzde 82'si serbest eczane açıyor. Bu, Avrupa'nın çok üstünde bir rakam. Bu durum, mevcut eczanelerin finans yapısına olumsuz yansıyor. Eczacıların değişik alanlarda istihdam edilebilmesi bu anlamda önemlidir.
Türkiye'de sektörde yabancı payı da artıyor. Yaşanan sorunlar, pek çok kişiyi yerli üretimden çekilmeye zorluyor.''
-İZMİR ECZACI ODASI BAŞKANI SAYILKAN-
İzmir Eczacı Odası Başkanı Tuncay Sayılkan da ulusal ilaç politikası oluşturulamamasının sorunlarını yaşadıklarını söyledi.
Türkiye'de sağlık alanında bazı kişilerin ''devrim'' olarak nitelediği dönüşüm sürecinden geçildiğini, son 5 yılda bunun en ağır faturasını eczacılık sektörünün ödediğini ifade eden Sayılkan, insan sağlığını ilgilendiren tüm ürünlerin, bitkisel ürünler de dahil olmak üzere eczanelerde satılması konusunda, Sağlık Bakanlığınca düzenlenme yapılmasını istedi.
Mesleğin geleceğini ve prestijini çok önemsediklerini dile getiren Sayılkan ''Türkiye'de birçok sektörde olduğu gibi ilaç endüstrisinde de yabancılaşma var. Bugün, ulusal ilaç politikası oluşturulamamasının sorunlarını yaşıyoruz'' dedi.
(AYT-BAH-ELF-SU)
20.09.0514 T1:24:13
-TÜRK ECZACILARI BİRLİĞİ 2. BAŞKANI ŞENER:
''ECZACI DEĞİL, İLAÇ TAKİP EDİLMELİDİR. DEPOLAR DA BU SİSTEMİN MUTLAKA İÇİNDE OLMALIDIR''
ANKARA (A.A) - 14.05.2009 - Türk Eczacıları Birliği (TEB) 2. Başkanı Hilmi Şener, sahte ilacın önlenmesi için uygulamaya geçirilecek ilaç takip sisteminde eczacının değil ilacın takip edilmesi, depoların da bu sistemin içinde mutlaka yer alması gerektiğini bildirdi.
14 Mayıs Eczacılık Bayramı nedeniyle Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi'nde düzenlenen törende konuşan Şener, ilaç harcamalarının kısılmasına ilişkin tartışmaların sık sık gündeme geldiğini, ancak Türkiye'deki bu harcamaların gelişmiş ülkelerle kıyaslandığında düşük olduğunu söyledi.
İlacın bulunabilir, alınabilir ve hizmetin sürdürülebilir olmasının önemine işaret eden Şener, ilaçta tasarrufun akılcı bir şekilde yapılması gerektiğini bildirdi. Bunun eşdeğer ilaç kullanımının artırılmasıyla mümkün olabileceğini anlatan Şener, böylece hem kamunun ekonomik kazanımının sağlanacağını hem de yerli ilaç sanayinin destekleneceğini belirtti.
Şener, ilaç fiyatları belirlenirken eczacıların sermayedar olarak görülmemesi gerektiğini kaydederek, 10 bin dolayında eczanenin ekonomik sıkıntısı bulunduğunun gözden kaçırılmamasını istedi.
Tezgah üstü ilaç satışı denilen OTC konusunun da sık sık gündeme geldiğini hatırlatan Şener, dünyada bu uygulamadan geriye dönüş tartışılırken, Türkiye'de sermayenin, ''satış garantisi olan ilaçları daha fazla nasıl satarım'' düşüncesi içinde olduğunu savundu.
Sahte ilacın önlenmesi için uygulanacak ilaç takip sisteminde eczacının mağdur edilmemesi kaydıyla üzerlerine düşeni yapmaya hazır olduklarını bildiren Şener, ''Eczacı değil, ilaç takip edilmelidir. Depolar da bu sistemin mutlaka içinde olmalıdır'' dedi.
-''KAMUDAKİ ECZACI SAYISI ARTMALI''-
Ankara Eczacı Odası Başkanı Oğuz Ekincioğlu da, eczacıların son yıllardaki bazı uygulamalarla ekonomik darboğazın içine itildiğini savundu.
İlaç alım protokolü görüşmelerinin eczacıların ne denli güçlü bir örgüt yapısı olduğunu ortaya koyduğuna işaret eden Ekincioğlu, bu protokolle önemli kazanımlar elde edildiğini söyledi.
Kan ve diyaliz reçetelerinin sıralı dağıtımının bu protokolde yer almamasının olumsuz sonuçlar doğurduğunu ifade eden Ekincioğlu, eski sisteme tekrar geri dönülmesi gerektiğini belirtti.
Ekincioğlu, kamudaki eczacı sayısının artırılması ve bu eczac